VALİ İBRAHİM TAŞYAPAN, İSTANBUL’DA YAPILAN VAN VAKFI OLAĞAN GENEL KURULUNA KATILDI
VAN KÜLTÜR EVİ’NDEN DEMOKRASİ GECESİ
Esenyurt Van Kültür Evi’nin düzenlemiş olduğu ‘Van Demokrasi Gecesi’ adlı programa tüm Vanlılar akın etti.
Esenyurt Belediyesi Kültür Merkezinde düzenlenen programa Esenyurt Belediye Başkanı Necmi
Kadıoğlu, AK Parti Van Milletvekili Burhan Kayatürk, Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı Fatih Çiftçi,
Van Gevaş Belediye Başkanı Sinan Hakan, Van Tuşba Belediye Başkanı Doç. Dr. Fevzi Özgökçe Van
Kültür Evi yönetimi ve çok sayıda Vanlı vatandaş katıldı.
Sinan Hakan; “Belediye binamız yenilendi”
Vanlı hemşerileriyle Esenyurt ’ta bir araya gelen Gevaş Belediye Başkanı Sinan Hakan; “Gevaş’ımızın
belediye binası hizmet için eksik kalıyordu. Esenyurt Belediye Başkanımız Necmi Kadıoğlu belediye
binamızı yenileyerek vatandaşlarımıza, hemşerilerimize daha iyi hizmet üretmemize imkân sağladı.
Gevaş’ımıza ve Van’ımıza yaptığı hizmetlerden dolayı belediye başkanımız Necmi Kadıoğlu’na
teşekkür ediyorum” dedi.
Necmi Kadıoğlu; “Yeni projeler hazırlıyoruz”
Van Kültür Evi’nin düzenlemiş olduğu ‘Van Demokrasi Gecesi’ adlı programda kürsüye çıkan Esenyurt
Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu, “En çok ziyaret ettiğimiz illerin başında Van geliyor. Van’ımızı
ziyaret etmeye devam edeceğiz. Daha önce Van ilimizin Gevaş ve Tuşba ilçelerine birçok yatırım
yaptık. Yine bu ilçelerimiz için yeni projeler hazırlıyoruz. Bu ilçelerin yanı sıra İpekyolu Belediyesi bizim
yeni kardeş belediyemiz oldu. İnşallah yazın burada bu projelerimizi faaliyete geçireceğiz. Bu
topraklar hepimizin, buralar bizim yerimiz yurdumuzdur. 15 yıldır burada sizlere, diğer derneklere her
gittiğim yerde birlik, beraberlik ve kardeşliği anlatıyorum, çünkü ben Hz. Muhammed’e ümmet olmak
için gayret gösteren bir kardeşinizim. Ne olur tefrikayı aramızdan çıkartalım, yerine kardeşliği koyalım.
Birbirimizi Allah rızası için sevelim, ötekileştirmeyelim. Bu Türk’tür, bu Kürt’tür, bu Laz’dır, bu
Çerkez’dir değil de bu Müslümandır diyelim. Bu güzel vatanda bir ve beraber yaşayalım. Gelecek
nesillerimize bu güzel ülkeyi daha da ileri seviyelere ulaşmış bir Türkiye olarak bırakalım” dedi.
Ferhat Kıyak; “Güzel ve kardeşçe bir Türkiye’de yaşamak için ‘’EVET’’ diyeceğiz”
Van Demokrasi Gecesinde konuşan Van Kültür Evi Başkanı Ferhat Kıyak, “ Van Kültür Evi’ne yaptığı
hizmetlerden dolayı, Vanlı hemşerilerime yaptığı katkılardan dolayı, Van’a yaptığı yatırımlardan dolayı
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın dava arkadaşı, yol arkadaşı Belediye Başkanımız Necmi
Kadıoğlu’na hepinizin huzurunda teşekkür ediyorum” dedi.
“Allah’ın izniyle son karşılaşmamızdır”
Sözlerine devam eden Kıyak, “Sevgili hemşerilerim sizlerinde bildiğiniz gibi Cumhuriyet tarihinde eşi
benzeri görülmemiş bir halk oylamasıyla karşı karşıya olacağız. Adı referandum olan ama bu bize göre
bir referandum değil üniversite kapılarında bacılarımızın başörtülerini çıkarıp, onları yerlerde
sürükleyenlerle Allah’ın izniyle son karşılaşmamızdır. Bu bir referandum değil 367 krizi çıkaranlarla,
istedikleri zaman parti kapatanlarla, Cumhurbaşkanımızın eşi başörtülü olmaz deyip bu ülkeyi
babalarının çiftliği gibi görenlerle Allah’ın izniyle son karşılaşmamız olacaktır. Bizler Vanlılar olarak
memleketimizin her köşesinde savaşı olmayan, anaları ağlamayan, din, dil, ırk ayrımı yapmadan güzel
ve kardeşçe bir Türkiye’de yaşamak için ‘’EVET’’ diyeceğiz” diyerek sözlerini noktaladı.
Fatih Çiftçi; “Bu ülkenin refahı için uğraşan insanlarız”
Van Kültür Evi’nin düzenlediği gecede konuşma yapan Gümrük ve Ticaret Bakanı Yardımcısı Fatih
Çiftçi, “Van’ın ve Vanlıların bugün burada birliği ve beraberliği çok çok önemli ve anlamlıdır. Vanlıların
Esenyurt ‘ta işbirliği yapmaları, teşkilatlanmaları ve Esenyurt Belediyesi ile birlikte güzel çalışmalar
yapmaları Vanlılar adına, bizler adına bir onurdur. Biz bir milletiz, kimimiz doğuda, kimimiz batı,
kuzeyde ve güneyde yaşar ama hepimiz bu ülkeden refahı için uğraşan insanlarız” dedi.
Van Milletvekili Kayatürk; “ Van Ortadoğu ile Orta Asya’nın buluştuğu noktadır”
AK Parti Van Milletvekili Burhan Kayatürk söz alarak; “İstanbul nasıl Asya ile Avrupa’nın birleştiği
noktaysa Van’da Ortadoğu ile Orta Asya’nın buluştuğu noktadır. Van’dan çıkıp Şırnak’a girdiğinizde
Ortadoğu’ya giriyorsunuz. Van’dan çıkıp ağrıya, Iğdır’a gittiğinizde Orta Asya’ya gidiyorsunuz.
Esenyurt ‘ta da bu işi kıymetiyle bilen bir ekip, bir belediye başkanı var Necmi Kadıoğlu bizleri,
Vanlıları hiçbir noktada yalnız bırakmadı. Van depreminden bugüne kadar en zor anlarımızda hep
Vanlıların yanında oldu” dedi. Konuşmalar ardından Van Kültür Evi yönetimi ve Vanlı protokol heyeti tarafından Başkan Necmi
Kadıoğlu’na teşekkür amaçlı plaket verildi.
İSTANBUL’DAN GÜÇLÜ VAN SESİ DUYUYORUZ
Gümrük ve Ticaret Bakan yardımcısı Fatih Çiftçi Van Vakfını ziyaret etti. Ziyarette konuşan Bakan yardımcısı Çiftçi, İstanbul’da yaşayan Vanlıların birlik ve beraberliğine dikkat çekerek, “ İstanbul’da katıldığım etkinliklerde görüyorum ki, güçlü bir Van lobisi var. Gerçekten de İstanbul’dan çok güçlü bir Van sesi duyuyoruz” ifadelerine yer verdi.
Gümrük ve Ticaret Bakan yardımcısı Fatih Çiftçi Van Kültür ve Dayanışma Vakfını ziyaret ederek yeni seçilen yönetime hayırlı olsun dileklerinde bulundu. Van Vakfı yönetim kurulu üyeleri, dernek başkanları ve iş adamlarının da katıldığı ziyarette karşılıklı fikir alışverişi yapılarak istişarelerde bulunuldu. Van Vakfı Başkanı Nizamettin Ağar yaptığı selamlama konuşmasında Bakan yardımcısı Çiftçi’ye ziyaretlerinden dolayı teşekkür etti. Başkan Ağar, “ Öncelikle sayın bakan yardımcımıza nazik ziyaretlerinden dolayı teşekkür etmek istiyorum. İstedim ki, bugün burada iş adamlarımız ve STK temsilcilerimiz ile de bir araya gelerek sayın bakan yardımcımızla birlikte karşılıklı istişare toplantısı gerçekleştirelim. Bugünlerde Van’ımızın her zamankinden daha çok birlik beraberliğe ihtiyacı var. Tabi burada en büyük sorumluluk STK’larımıza düşüyor. İstanbul’da bulunan tüm dernek ve STK’larla beraber hareket ederek inşallah gücümüze güç katacağız” dedi.
“ VAN VAKFININ YENİ YÖNETİMİNE BAŞARILAR DİLİYORUM”
Gümrük ve Ticaret Bakan yardımcısı Fatih Çiftçi yaptığı konuşmasında metropol şehirlerde yaşayan Vanlıların birlik ve beraberliğine dikkat çekti ve, yeni seçilen Van Vakfı yönetimine hayırlı olsun dileklerini ileterek başarılar diledi. Bakan yardımcısı Çiftçi, “ Sevgili hemşehrilerim, özellikle Vakıf başkanımıza ve yönetim kurulu üyelerine sonsuz teşekkür ediyorum. Vakfımızın yönetimi değiştikten sonra telefonla görüşerek tebrik etmiştim. Fakat bugünde bizzat Vakfımızı ziyaret ederek hem hayırlı olsun ziyaretinde bulunalım hem de siz değerli hemşehrilerimizle hasbıhal edelim istedik. Vanlıları böyle bir arada görmek bizi gururlandırıyor. Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da birçok etkinliklere katıldık. Ve gördük ki Vanlılar İstanbul’da büyük bir güç. Gerçekten de güçlü bir Van sesi duyduk ve mutlu olduk. Hemşehrilerimizin güzel yerler edinmeleri Van adına ve bizim adımıza büyük gurur ve onurdur. Buradaki birlik ve beraberliğimiz Van için gelecekte çok büyük umuttur. İstanbul’da ciddi sayıda iş adamımız ve nüfusumuz var. Geçmişte birçok yerde sinerji yaratamadığımızdan dolayı istediğimiz sonuçları alamadık. Ama inanıyorum ki bundan sonra güçlü Van lobisi ile her yerde söz sahibi olacağız. Bundan sonraki süreçte inşallah sizlerin gayretleriyle İstanbul’ da, gerek bürokraside gerekse iş dünyasında daha iyi yerlerde olacağız. Bu bizim için çok çok önemlidir. Şunu kabul etmek gerekir ki; iş dünyasını da, siyaset dünyasını da yöneten İstanbul’dur. Burada Vanlıların güçlü olması, memleket adına önemli sonuçlar doğuracaktır. Şu anda çok önemli ve çok ciddi bir süreçten geçiyoruz. Hemşehrilerimizin düşünceleri farklı olabilir, ama bu anlamda da hem ülkemizin geleceği hem de Van’ımızın geleceği için doğru adımlar la doğru yerde bulunmamız gerektiği kanaatindeyim. İnşallah bundan sonraki süreçte de Van için doğru şeyler ve doğru kararlar alınır” dedi.
– See more at: http://kentgundem.net/haber/istanbuldan-guclu-van-sesi-duyuyoruz/1027/#sthash.lP8A7oWP.dpuf
AYANIS KALESİ
Van’a 35 km. mesafedeki Ayanıs köyünün kuzeybatısında bir tepe üzerine kurulmuştur. Doğu – batı doğrultusunda uzanan tepe 150 m genişliğinde, 400 m uzunluğunda, Van Gölü’nden 250 m yüksekliktedir. Kale 1989’dan itibaren E.Ü. Edebiyat Fakültesi Önasya Arkeolojisi Bölümü’nden Prof. Dr. A. Çilingiroğlu başkanlığında bir ekip tarafından kazılar yürütülmektedir.
Kazılar sonucu elde edilen mimari ve diğer küçük buluntular sayesinde kaleyi tanımlamak mümkün olmuştur. Bulunan çivi yazılı kitabesine göre, kale Argişti’nin oğlu Rusa tarafından M.Ö. 645 – 643 tarihleri arasında yaptırılmıştır.
İki sur duvarıyla çevrelenmiş kalenin güneyinde giriş kapısı bulunmaktadır. Burada sur duvarları andezit taşı ile diğer kısımlarda kalker taşıyla örülmüştür. Üst kesimde payeli salon ve tapınak önemli bir yer tutmaktadır. Kapısı batıya bakan rizalitli tapınak diğerleri ile benzer özellikler taşımaktadır. Güney batı kesiminde ise, bir biri ile bağlantılıyı içerisinde küplerin yer aldığı, çok sayıda depo binası bulunmuştur.
Kale, mimarisi ve küçük buluntuları yanında, Urartu tarihinin son safhalarını aydınlatması açısından önem taşımaktadır. Ortaya çıkarılması Van için büyük bir kazançtır.
Akdamar Kilisesi
Gevaş ilçesinin sınırları dahindeki Aktamar Adası’nda yer almaktadır. Adanının güney doğusuna kurulmuş olan kilise Kutsal Haç adına Vaspurakan Kralı I. Gagik tarafından Keşiş Manuel’e yaptırılmıştır. Kilisenin kuzeydoğusundaki şapel 1296-1336 tarihlerinde; batısındaki jamaton 1763 tarihinde; güneyindeki çan kulesi 18. yüzyıl sonlarında ilave edilmiştir. Kuzeyindeki şapelin ise tarihi bilinmemektedir. Ilk yapıldığında saray kilisesi olan yapı, sonradan manastır kilisesine dönüştürülmüştür.
Kilise, mimarisi yanında dış cephelerindeki figürlü taş plastiği ile dikkat çekmektedir. Plan bakımından merkezi kubbeli, dört yapraklı yonca biçimli haç plana sahiptir. Orta mekan yüksek kasnaklı, içten kubbe, dıştan piramidal külahla örtülüdür. Kubbenin yüksek tutulması kilisedeki dikey etkiyi açıkça ortaya koymaktadır Kiliseye batı ve güneyden birer kapı vasıtasıyla girilmektedir. Kilisenin çevresi daha sonraki dönemlerde ilave edilen yapılarla kuşatılmıştır.
Kilisenin figürlü repertuarı oldukça zengindir. Bunun yanında Incil ve Tevrat’tan alınmış çaşitli sahneler bulunmaktadır. Yunus peygamberin denize atılması, Hz. Meryem ve kucağında Isa, Adem ile Havva’nın Cennet’ten kovulması, Hz. Davut ile Kral Goliat’ın mücadelesi, Samson Filistinli ikilisi, ateste üç Ibrani genci, Aslan ininde Daniel sahneleri bunların başlıcalarıdır. Batı cephede Kral Gagik’i kilise maketini sunarken gösteren bir sahne yer almaktadır. Dört yöndeki alınlıklarda İncil yazarları boydan tavsir edilmiştir. Bunlardan başka cephenin alt ve üst kesimlerinde, asma sarmaşığından oluşan kuşaklar dolanmaktadır. Bu kuşakların içlerinden çeşitli dünyevi sahneler işlenmiştir. Av sahneleri, çeşitli hayvanlar, güreşciler ve sarayla ilgili bir çok sahneye yer verilmiştir. Ayrıca doğu cephenin tam ortasında asma sarmaşığı bördürünün içerisinde Abbasi Halifesi Muktedir başı haleli, bağdaş kurmuş vaziyette bir elinde kadeh, diğer elinde üzüm tutar vaziyette tasvir edilmiştir.
Dini ve dünyevi sahnelerden başka, hayvan figürleri yönünden de bir çeşitlilik göze çapmaktadır. Aralarda serbest biçimde, asma sarmaşıkları içerisinde ve çatıların alt kesimlerinde bu zengin hayvan figürlerini görmek mümkündür.
Kilisenin içerisini de günümüzde büyük ölçüde bozulmuş olan freskler süslemektedir. Bu freskler de genel olarak Hz. Isa ile ilgili konular işlenmiştir.
Düzgün kesme taş malzemeyle inşa edilen yapıda, dış cepheleri süsleyen mimari plastik, kiliseyi etkin bir görünüm kazandırmaktadır. Abbasi yoluyla Orta Asya Türk sanatı etkilerini de üzerinde barındırması önemini attırmaktadır.
ADIR ADASI VE KİLİSESİ
Van Merkeze bağlı Yaylıyaka Köyü yakınlarındaki Adır Adası’nın güney yönünde aynı adlı kilise görülüyor. Manastır 1305 yılında kurulmuş, daha sonra 1621 yılında St. Georges Kilisesi, 1766’da jamatoun ve şapel eklenmiş. Yakın sahilinden veya Van İskelesi’nden tekne kiralayarak ulaşılıyor.
AKDAMAR ADASI
20 dakikalık zevkli bir motor yolculuğundan sonra adaya ulaşılmaktadır. Üzerinde badem ağaçları bulunan ada eşsiz bir güzelliğe sahip. Adaya yaklaştıkça sivri külahlı kilise kalıntısı dikkat çekiyor.Kilisenin rengi günün hangi saatinde gittiğinize bağlı olarak değişiyor. Kimi zaman sarıya, kimi zaman kırmızıya, kimi zaman da griye çalıyor. Kilisenin yapıldığı andezit taşının bir özelliği bu.
Akdamar Adası Kilisesi 915-921 yılları arasında Vaspurakan Kralı I. Gagik tarafından yaptırılmış. Mimarı ise Keşiş Manuel. Kilisenin kuzeydoğusundaki şapel 1296-1336 tarihlerinde, batısındaki Jamatoun 1793 tarihinde, güneyindeki Çan Kulesi 18. yüzyıl sonlarında ilave edilmiş. Kuzeyindeki şapelin tarihi ise bilinmemekte. Haç planlı Kilise, mimarisi kadar dış cephesini saran bitki ve hayvan motifli kabartmalarla da dikkat çekici. Kabartmaları yapan ustalar İncil ve Tevrat’tan sahnelerle günlük olayları anlatmışlar.
Abbas Ağa Cami Van
Eski Van’ın kuzeybatı tarafında, Horhor Camii ile Ulu Camii arasında yer almaktadır. Kitabesi bulunmadığından kim tarafından ve hangi tarihte yaptırıldığı kesin olarak bilinmemektedir. Ancak mimari durumuna bakarak XVIII-XIX. yüzyıllara tarihlendirilmektedir.
Enine dikdörtgen planlı caminin duvarları sağlam olup, üst örtüsü yıkılmıştır. Duvarlar altta taş, üstte kerpiçle yapılmıştır. Harime kuzey cephenin ortasına açılmış bir kapıdan girilmektedir. Giriş ekseninde, kıble duvarının ortasına yerleştirilmiş yarım daire planlı bir niş şeklinde mihrap bulunmaktadır
ANZAF KALELERİ
Aşağı ve Yukarı Anzaf Kaleleri
Van’ın 10 km kuzey doğusunda Van – Özalp karayolu yakınında yer almaktadır. Aşağı ve yukarı kalelerden oluşmaktadır. Her iki kale üzerinde 1991’den beri Prof. Dr. Oktay Belli tarafından kazılar yürütülmektedir.
Aşağı kale, karayolunun hemen kuzeyinde Urmiye bölgesine giden askeri ve ticari yolu denetlemek üzere Urartu kralı Işpuimli (M.Ö. 830-810) tarafından yaptırılmıştır.
Dikdörtgen planlı kalenin etrafını kyklopik yöntemle yapılmış surlar çevrelemektedir.
Duvarlar, iri taş blokları ile gerçekleştirilmiştir. Güney kesimi yol yapımı sırasında tahrip görmüştür. Giriş bu kesimden merdivenlerle sağlanmaktadır. İçerisinde önemli bir mimari eser mevcut değildir.
Yukarı kale, aşağı kalenin 600-700 m güneyinde, yüksek bir kayalık tepe üzerine kurulmuştur. Burası Menua döneminde M.Ö. 810-786 tarihleri arasında yapılmıştır.
Kalenin etrafı iri kalkar blokları ile oluşturulmuş surlarla çevrilmiştir. Kalenin iki girişi bulunmaktadır. Bunlardan gönendeki batı köşeye kaydırılmış ve kulelerle desteklenmiştir. Buradan tapınak ve saraya geçilmektedir. Diğeri kuzey tarafta olup, atölye, depo binaları ve öteki mekanlara açılmaktadır.
Kalenin üst kesiminde tapınak ve saray yapısı bulunmaktadır. Tapınağın tanrı Haldi adına yapılmış olduğu kitabesinden anlaşılmaktadır.
Kalenin yaklaşık 150 m. güneyinde aşağı şehrin temel kalıntıları mevcuttur. Yaklaşık 3 km2 lik bir alanı kaplayan şehir, Urartu sivil yerleşimini göstermesi açısından önemlidir